TME tedavisinde Cerrahi Yöntemler

TME HASTALIKLARINDA UYGULANAN CERRAHİ TEDAVİLER

Artrosentez tedavisinin geçmişi.

Eklem artrosentezi, 1960’lı yıllarda tıp literatüründe ilk defa yerini almış, özellikle travmatik sinovitis vakalarında metodun semptomatik bir rahatlama sağladığı bildirilmiştir. Bundan sonra değişik eklemlerde çeşitli artrosentez teknikleri geliştirilmiştir.
1986’da Sanders tarafından tanımlanan TME’de artroskopik lizis ve lavajın kullanılmaya başlanmasıyla beraber internal düzensizliklerin tedavisinde önemli bir aşama kaydedilmiş, açık eklem cerrahilerinin yerini girişimsel işlemler almaya başlamıştır.
İlk kez Murakami tarafından tarif edilmesine rağmen 1991’de Nitzan’ın üst eklem boşluğunu yıkama tekniğini artrosentez olarak adlandırdığı yayınından sonra, bu minimal invaziv girişim birçok klinisyen tarafından uygulanmaya başlanmış ve başarılı sonuçlar elde edilmiştir.

Kondil-disk kompleksinin yapısal ve fonksiyonel bozukluklarının giderilmesi için uygulanan artrosentez, bu hastalıkların tedavisinde uygulanan cerrahi yöntemlerden biridir. Redüksiyonlu ve redüksiyonsuz disk deplasmanı gibi disk bozukluğu durumlarında ilk tercih edilmesi gereken en basit invaziv metottur. Temporomandibular ekleme ait iç düzensizliği olan hastalarda ağrı ve fonksiyon bozukluğunda uzun süreli iyileşme sağlayabilir. İlk kez Nitzan ve arkadaşları 1991 yılında artrosentezi, akut temporomandibular eklemde iç düzensizliği olan hastaların tedavisinde kullanmışlardır. Basitçe artrosentezi, üst eklem boşluğunun irrigasyonu olarak tanımlamışlardır. Temporomandibular eklemin üst boşluğuna sıvı enjekte edilmesi, hidro-diseksiyon aracılığıyla yüzeylerin birbirinden açılmasını sağlar. Yeterli basınç altında yapılan yıkama, daralmış eklem boşluğunu açar ve yapışmaları çözer. Ayrıca kronik ağrıya neden olan sitokin ve interlökin içeren enflamatuar medyatörleri ortadan kaldırır. Eklem ağrısını gidererek mandibula hareketini arttırır ve ağzın açılmasını sağlar.
Artrosentez farmakolojik tedavi, fizik terapi, okluzal stabilizasyon plağı, diet değişimleri ve yaşam stili adaptasyonu gibi cerrahi olmayan yaklaşımlara cevap vermeyen veya dirençli TME disfonksiyon problemi olan hastaların tedavisinde kullanılmalıdır.
Major endikasyonu, üst eklem boşluğunda kısıtlanması yüzünden oluşan hipomobilite ve redüksiyonsuz anterior disk deplasmanın hareketlerde akut ve kronik limitasyona yol açtığı durumlardır.
Bundan başka, redüksiyonlu disk deplasmanı olmasına rağmen hareketlerde kısıtlanması olmayan kronik ağrılı hastalarda da artrosenteze olumlu cevap alınmaktadır.
Sonuç olarak, artrosentez radyografik olarak ciddi dejeneratif osteoartrit görülen veya fonksiyonun kısıtlanması düzeltilememiş ve ağrının rahatlatılması başarılamamış hastalarda invaziv tedavi prosedürlerinden önce uygulanabilir.
Komplikasyonlarının az olması, kolay ve ucuz bir yöntem olması artrosentezi daha invaziv ve pahalı tedavi gerektirebilen TME hastalılarının tedavisi öncesinde uygulanabilecek mükemmel bir seçenek haline getirmektedir.
Dirençli ağrı problemi olan hastalarda bile değişik derecelerde rahatlama sağlanabilmektedir. Artrosentez ile,eklemin normal anatomisi değişmeden fizyolojisi restore edilip korunur. Tek başına lokal anestezi altında veya bilinçli sedasyonla klinikte kolayca gerçekleştirilebilir.
Deneyimler göstermiştir ki, hastaların büyük bir bölümlü cerrahi olmayan tedavilere iyi cevap vermektedir. İnvaziv prosedürlere hemen geçmek ise vücudun tamir ve adaptasyon şansını engelleyecektir.
Cerrahi olmayan tedavi denemeden invaziv tedavi yapmak olası tedavi başarısını da ortadan kaldırır.

TME tedavisininavantajları dezavantajları


Artrosentez diğer tüm cerrahi tekniklere göre daha ucuzdur. Özel bir ekipman ve hastane koşulları gerektirmez, rahatlıkla muayehane koşullarında yapılabilir. Genel anestezi gereksinimi yoktur ve morbiditesi oldukça düşüktür. Fakat artrosentezde hiçbir zaman eklemin net bir görüntüsü elde edilemez. Hekim tamamen hissederek çalışır. Lizis ancak belirli sınırlarda gerçekleştirilebilir.
Temporomandibular eklem bozukluklarının tedavisinde yeri olan okluzal splintler, farmakolojik tedavi, fizik tedavi gibi konservatif yaklaşımların yetersiz kaldığı durumlarda, TME içi düzensizliklerinde, daha önce açık eklem cerrahisi geçiren hastalarda devam eden ağrı ve disfonksiyonun tedavisi amacıyla MRG’de efüzyon ile karakterize eklem ağrısın varlığında diğer komplike tedavilerden önce mutlaka denenmelidir.
Ağız açıklığının fibröz veya kemik ankilozuna bağlı olarak kısıtlandığı durumlarda TME bozukluklarında endikasyonu yoktur.

Artrosentez tekniğinin komplikasyonları


TME artrosentezinin potansiyel komplikasyonları artroskopik cerrahi komplikasyonlarına benzemekle beraber komplikasyon olasılığı artroskopiye oranla çok daha düşüktür. Bu komplikasyonlar şunlardır;
1. Enfeksiyon
2. Dış kulak yolu perforasyonu
3. Yumuşak doku altında sıvı toplanması
4. Oklüzyon değişiklikleri
5. TME kıkırdağında aşınma
6. Hematom
7. Geçici fasiyal paralizi